4. ARABULUCULUK MERKEZLERİ ÇALIŞTAYI SAMSUN’ DA GERÇEKLEŞTİ

16-17 Şubat 2019 tarihlerinde Arabuluculuk Merkezlerinin bir önceki çalıştayda aldığı karara uygun olarak, Arb.Av. Harun UYANIKOĞLU ve Samsun Arabuluculuk Merkezi nin üstlendiği organizasyon çerçevesinde Samsun’ da gerçekleştirilen 4.Arabuluculuk Merkezleri Çalıştayı’ na 200 civarında arabulucunun yanı sıra Hukuk İşleri Genel Müdürü ( HİGM)  Sn. Hakan ÖZTATAR, Arabuluculuk Daire Başkanı ( ADB) Sn. İlhan Umut DURMUŞOĞLU  da katıldı. Katılan 60’ın üzerindeki merkezler  arasında OKM ( Ortak Karar Merkezi “Arabuluculuk ve Alternatif Çözümler”) olarak bizler de vardık. Üyelerimizden Av.Arb. V.Tülay YÜKSEL tarafından hazırlanan Merkezimizi tanıtan broşür, üyelerimizden Av.Arb.Ali Kemal KARAHODA tarafından hazırlanan video paylaşımını katılımcıların bilgisine sunduk. Tarafımdan ( Av.Arb. İhsan BERKHAN) hazırlanan arabuluculuk merkezlerinin yasal zemine kavuşması ve genel olarak arabuluculuk ve etik ile ilgili merkezimizin görüşlerini içeren bir de sunum gerçekleştirdik.

 

Çalıştay ile ilgili detaylı açıklamanın  sorumluluk alan ilgili arkadaşlarca ilerde yapılacağı belirtildi. Biz şimdilik kısaca, Çalıştayda yer alan konular, dile getirilen görüş, öneri ve eleştiriler üzerinde duracağız. 


İlk günün sonunda kendi merkezlerini tanıtan ve görüşlerini açıklayan merkez temsilcilerinin görüşleri çalıştay moderatörü tarafından özetlendi. Bu özetten de yararlanarak, dile getirilen konuları şu şekilde sıralayabiliriz:

 

1) Arabuluculuk merkezlerinin, A.Ş., Ltd.Şti, veya benzeri bir şirket olarak kurulabileceği, adi ortaklık olabileceği, ancak A.Ş. olmanın daha avantajlı olduğu vb. hususlar dile getirildi. Bu madde ile ilgili olarak özellikle ikinci gün Av.Arb. Dursun Yassıkaya tarafından dile getirilen ve bu konuda bir çalışma komisyonu kurulması istenen , 2004 yılında hazırlanan ancak daha sonra gündeme gelmeyen Sınırlı Sorumlu Şirket Yasa Tasarısı nın yeniden değerlendirilmesi gerektiği görüşü dikkat çekti. Bu öneri HİGM müzün de olduğu salonda bir kez de tarafımdan tekrarlandı. Sınırlı sorumlu şirket modeli, A.Ş ve benzeri tüm modeller için bir çalışma komisyonu kurulmasının önemi dile getirildi.

2) Arabuluculuk merkezleri hangi şirket türünde yasal zemine oturursa otursun mutlaka ortaklarının hukukçu olması gerektiğinin altı çizildi. Pek çok konuşmacı tarafından arabulucunun ve merkez kurucu ve ortaklarının hukukçu olması gerektiği dile getirildi, Sn.DURMUŞOĞLU  ve Sn. ÖZTATAR, arabulucunun hukukçu olmaya devam etmesinin bakanlıklarının kırmızı çizgisi olduğunu özellikle vurguladı.

3) Özellikle , etik kaygılar dile getirildi, denetimin yapılmadığı, varsa da yetersiz kaldığı üzerinde duruldu.

4) Arabuluculuk Merkezlerinin dava şartı arabuluculuktan ziyade ihtiyari arabuluculuk çalışmalarına ağırlık vermesinin önemi dile getirildi.

5) Arabuluculuk Merkezlerinin bir an önce yasal statüye kavuşturulması gereği ağırlıkla dile getirildi.

6) Arabuluculuk Merkezleri ile ilgili bir standardizasyon gereğine işaret edildi. Bu konuyla ilgili Çalıştay konuşmasında, sadece arabuluculuk merkezlerine değil, herhangi bir şekilde merkez kurmayan ve kurmayacak olan, avukatlık bürosunda arabuluculuk faaliyetini yapacak olan meslektaşlarımızın daha uygun şartlarda bu hizmeti verebilmesi için bürolara da bir standart getirilmesi gerektiği tarafımdan vurgulandı.

7) Arabulucunun, arabuluculuk merkezlerinin bağımsızlık ve tarafsızlığının önemi gerek tarafımdan ve gerekse pek çok merkez temsilcisi arabulucu avukat meslektaşımız tarafından dile getirildi.

8) Telekonferans konusunda ihtiyaç olduğu da, yanlış uygulandığı da, şikayetler de dile getirildi. (OKM olarak görüşümüzü yeri gelmişken burada paylaşalım: Daha önce çok defa Sn. DURMUŞOĞLU  ve Sn. ÖZTATAR’ın  yer aldığı whatsapp gruplarında da dile getirdiğimiz gibi her ne kadar tarafların duygu ve düşüncelerinin daha iyi anlaşılması, iletişim, empati ve diğer sistematik tekniklerin daha iyi uygulanabilmesi için uyuşmazlık konusu asillerin bizzat toplantılara katılımları önemli ise de, taraf eşitliğinin sağlanabilmesi, hak kayıplarının yaşanmaması için arabuluculuk, iletişim, müzakere konularında ve özellikle taraf vekilliği konusunda eğitim almış taraf vekili avukatların müvekkilleriyle beraber katılımlarının önemli olduğu açıktır. Ancak, zamanımızın hız çağı olduğu, görüntülü ve sesli iletişim vasıtalarının günden güne geliştiği, zamanın kıymetli olduğu ve özellikle  taraflardan birinin hatta tüm tarafların o anda farklı şehirlerde hatta ülke dışında olabildiği durumlarda telekonferansın kaçınılmaz olduğu da bir gerçektir. Teknolojinin hızla ilerlediği, insanların, iş adamlarının, sanayicilerin zamanın çok kıymetli olduğu da yine hepimizin bilgisi dahilindedir. Bu nedenle telekonferansın gerek ihtiyari ve gerekse dava şartı arabuluculukta büyük bir ihtiyaç olduğu  açıktır. Ancak, bu telekonferans görüşmelerine de gizliliği esas alarak belli bir süre kayıt imkanının sağlanması için mevzuat düzenlemesine ihtiyaç bulunmaktadır. Telekonferansla ilgili bir diğer sakınca, anlaşma olması halinde anlaşma metnine tarafların çıplak imza atamamaları, çıplak imza atılması için kargo ile o il veya ilçedeki arabulucu/ arabuluculuk merkezlerinin desteğini alma yolunun denenmesi bu yolun da uzun ve sakıncalı olması da yaşanan bir sorun olarak karşımızda durmaktadır.  Sonradan  imzadan imtina etme, evrakları gödermeme, sürüncemede bırakma  gibi sorunlar da yaşanmaktadır. Bu çerçevede yapılması gereken taraflar ve/veya taraf vekilleri için UYAP portal sitemine  e-imza entegrasyonunun bir an önce yapılması ve imza sorununun aşılmasıdır.)
Çalıştay’ da bazı merkez temsilcileri UYAP entegrasyonunun Arabuluculuk Merkezleri arasında kurulmasını savundular.

9) Arabuluculuğu ve merkezleri teşvik için vergi oranlarının düşürülmesi , arabuluculuğun vergisel açıdan da avantajlı hale getirilmesinin önemi üzerinde de duruldu.


10) Sermaye odalarında arabuluculuk merkezleri açılmasına çekince getirilmesi gereğine vurgu yapıldı. Bazı konuşmacılar farklı görüşler dile getirdi. 


11) Üst Birlik oluşturulmalı diyenler oldu. Sadece Arabuluculuk Merkezleri açısından soruna bakıp Arabuluculuk Merkezlerinin Üst Birliği olsun diyenler yanında benim de içinde yer aldığım çok olmasa da önemli sayıda arabulucu, arabulucuların  bir mesleki bir birliğe kavuşturulmasının önemini dile getirdi.

 
12) Reklam olmalı mı olmamalı mı? Reklam mı tanıtım mı? Bu konular da tartışıldı. Arabuluculuğun kamusal bir hizmet yönünün olduğu bir serbest meslek olduğu, arabulucuların aynı zamanda avukat olduğu, dolayısıyla dolayısıyla arabuluculuk etik kurallarına uymanın önemi dile getirildi. Sermaye şirketi olması ile serbest meslek şirketi olması arasındaki seçimin reklam-tanıtım arasındaki seçim gibi olacağı; ancak her halukarda reklam da olsa tanıtım da olsa etik kuralların arabulucuları ve arabulucuların kurduğu ortaklıkları bağlayacağı bu nedenle en uygun şirket modelinin araştırılması için bir komisyon kurulması ihtiyacına tarafımdan vurgu yapıldı.


13) İşçi arabuluculuk olmamalı dendi.


14) Eş-İkame arabuluculuk olabilir, bir ihtiyaçtır dendi. Eğitmen Av.Arb. Alper Bulur ise eş arabuluculuğun olabileceğini ancak ikame arabuluculuğun zararlı olabilecek yönleri olduğuna işaret etti.


15) Mesleğin sürekliliğine, sürdürülebilirliğine vurgu yapıldı. 


16) Tüm ortakların arabulucu olduğu şirkette ortağın vefat etmesi durumunda şirket hisselerinin ne olacağının bir sorun olduğu dile getirildi. Almanya da, ABD de, İngiltere de tercih edilen sınırlı sorumlu şirket modelinde ortağın vefatı halinde hissenin mirasçıya geçmediğine ilişkin bilgi paylaşımı yapıldı.

 

İlk günün sonunda Referansadr Arabulucuk Merkezi kurucusu Av.Dr.Arb. Gülgün İLDİR merkezden ne anlaşılması gerektiğine ilişkin sunum yaptı. ( Bu konuda daha sonra daha geniş açıklama yapılabiliriz.)

 

İkinci gün,


Eğitmen Av.Arb. Burak ASLANPINAR ve Dilek Yumrutaş Arabuluculuk Merkezlerinin Vergilendirilmesi konuşlarında sunum yaptılar. ( Bu konuyla ilgili de daha sonra daha geniş açıklama yapabiliriz) 


IHKİB ( İstanbul Hazır Giyim Konf. İhracaatçılar Birliği, İstanbul Sanayi Odası’ ndan Av.Arb. Melisa GÜLER, kendi arabuluculuk merkezlerinin yapısını ve işleyişini aktardılar. Sermayenin arabuluculuk merkezi kurmaması gerektiği , bunun etik kurallara mesleki kurallara aykırı olduğu yönünde eleştiriler yapıldı. ( Bu konuda ilerde ayrıntılı olarak ele alınabilir). Eğitmen Av.Arb. Aşiyan Süleymanoğlu da arabulucu olarak kendi deneyimlerinden, arabuluculuğa bakışından, ihtiyari arabuluculuğun öneminden bahsetti.

 

Av.Arb. Nafiye DİKER ve Arb.Av.Sultan Bayram, ayrıca etik kurallara uymanın öneminden bahsettiler.

 

Arabuluculuk Daire Başkanı  Sn. İlhan Umut DURMUŞOĞLU arabuluculuk yazılı sınavının muhtemelen  Haziran ayında olacağını ve 3000 sayılık bir kota uygulanabileceğini belirtti. Hukuk İşleri Genel Müdürü Sn. Hakan ÖZTATAR, arabuluculuk merkezlerinin önemli olduğunu, “de facto” bu durumun daha iyi bir yasal düzenleme için gerekli olduğunu, yasa yapılıp kısa süre sonra düzeltme yapmak yerine, uygulamada görülen sorunları da çözüm yollarını da görerek en uygun olan yasal düzenlemenin yapılması gerektiğini belirtti. Arabuluculuk , özellikle dava şartı arabuluculuk ile ilgili gelişmeler hakkında geniş bir açıklama yaptı.  İş arabuluculuğunun başarılı olduğunu, ticari arabuluculuğun başarılı olabilmesi için taraf vekilliğinin önemli olduğunu, merkezlerin, derneklerin, en fazla 10 kişilik gruplarla ticaret uyuşmazlığı vb. konularda atölye çalışması yapmasının önemli olduğunu söyledi. Son eğitim alanlarla birlikte arabuluculuk eğitimi almış olanların sayısının 35.000 i bulacağına vurgu yaptı. 5.ve nihai  Arabuluculuk Merkezleri Çalıştayı’ nın Gaziantep’ te ve muhtemelen Haziran ayında yapılmasının iyi olacağını belirtti. Arabuluculuk Merkezleri ile ilgili yasal düzenlemenin gecikmeyeceğini de dile getiren ÖZTATAR, bir arabuluculuk merkezinin en az 5 ortaklı ve 50 bin TL sermayeli bir şirket olmasının uygun olacağını da vurguladı.

Oldukça verimli geçen Çalıştay a çok uzaklardan ve kendi imkanları ile maddi ve manevi katkılarıyla, hatta hediyeleri bile düşünerek katılan çok değerli arabulucu meslektaşlarıma; Çalıştay organizasyonunu büyük bir emek, özen ve sabırla gerçekleştiren Samsun Arabuluculuk Merkezi üyeleri başta olmak üzere organizasyonda emeği geçen herkes adına Av.Arb. Harun UYANIKOĞLU’ na, moderatörümüze ve yeni Arabuluculuk Daire  Başkanımız Sn. Sayın İlhan Umut DURMUŞOĞLU’ na ve arabuluculuk için gecesini gündüzüne katan Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürü  Sn. Hakan ÖZTATAR’a merkezimiz adına içten teşekkürlerimizi sunarız.  Bu özet notların – en azından organizasyon komitesince Çalıştay Raporu  hazırlanana kadar  – Çalıştay hakkında ana hatlarıyla da olsa bir fikir vermesini ,  şimdiden sorunların , görüşlerin, eleştirilerin üzerinde hep beraber düşünüp tartışabilmeyi sağlayabilmesini , kısaca faydalı olmasını dileriz. Saygılarımızla. 

OKM / ORTAK KARAR MERKEZİ
“Arabuluculuk ve Alternatif Çözümler”
Adına: Av. İhsan BERKHAN
Uzman Arabulucu / Eğitmen

 

 

NOT: Aşağıda OKM  Tanıtım Videosunu izlemenizi rica ederiz. 

Bir cevap yazın

*